Esnaf Çözümler Bekliyor

Son Günlerde Alınan Radikal Kararlar ile Esnafın Sıkıntıları Çözülmeye Çalışılıyor. Bir Taraftan İETT Diğer Taraftan Halk Otobüsü Şirketlerinin Çalışmaları İle Yeni Bir Döneme Girildi. Ancak Esnaf Birçok Konuda Halen Çekimser. Böyle Bir Ortamda Biz de Dergi Olarak Esnafın İçinden İhsan Melekoğlu Ve Cüneyt Aydın'a Esnafın Düşüncelerini Sorduk.

Halk Ulaşım Dergisi(H.U.D): Halk otobüsçülerinin kısa dönemdeki en öncelikli sorunu nedir?

Cüneyt Aydın: Ben sadece taşımacılık yapıyorum. Hatları bilmediğimden dolayı, otobüs cemiyeti için hangisi iyidir hangisi kötüdür bilmiyorum. Ama şunu söyleyebilirim şuan gündemde olan muavinlerin kaldırılma olayı bir deneme maiyeti olarak 2 ay uygulanmalı. Eğer uygulanabilir bir durumdaysa devam edilmesi gerekmektedir. Ancak bu süre içerisinde uygulanamadıysa başka bir çözüm üretilmesi gerekmektedir.

İkinci en önemli konu ise basamaksız otobüs konusudur. Şuan bizim de araştırmalarımız gösteriyor ki basamaksız otobüsler ne yazık ki İstanbul yollarına uygun araçlar değil. Gönül isterdi ki belediyede böyle bir araştırmanın içine girsin. Eğer uygulanabilir bir durumda değilse bunlara başka bir alternatif üretilip böyle otobüsleri uygulamaya koymaları gerekir. Biz otobüslerimizden memnunuz, basamaklı araçlardan çok memnunuz. Bizce İstanbul için daha randımanlı araçlar.

H.U.D: Halk otobüsü esnafının öncelikli sıkıntıları nelerdir?

Mazot fiyatları ülkemizde çok yüksek ve bu araçların hergün en büyük giderini yakıt oluşturmaktadır. Bizler için Ötv'de bir indirimin olması gerekmektedir. Çünkü biz İstanbul'a hizmet ediyoruz. İstanbul'un bütün taşımacılığını belediyeyle ortak yapıyoruz.

H.U.D: Şu anda muavinlerin kaldırılması gündemde ve bildiğiniz gibi bu kişilerin bir çoğu başka mesleklerle uğraşmamış, buradan çıkarıldığında başka bir iş yapamayacaklar. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

İhsan Melekoğlu: Biletçiler kaldırıldıktan sonra bu kişilere belediyenin iş vermesi lazım. İş verilmediği zaman 3 bine yakın kişi işsiz kalacak. Bu insanlar ne yapacak? Çok büyük bir sıkıntı olacağını düşünüyorum. Bu kişilere belediyede veya resmi kurumlarda iş imkansı sağlanması lazım.

Ayrıca biletçiler kalktığı zaman havuz sistemine geçmesi lazım. Havuz sistemine geçmediğimiz zaman çok sıkıntı yaşarız. Havuz sistemine geçildiği an; yüzde 20 mazotta, trafik kazasında yüzde 80, kavgadan yüzde yüz kazancımız olacak. Ölümüne kavgalar oluyor. Havuz sistemiyle kavgaların olmayacağını düşünüyorum. Herkes servisini yapıp evine gidecek. Herkes kardeş gibi tertemiz şekilde evine gidecek.

H.U.D: Basamaksız Alçak Tabanlı Otobüs Konusunda Ne Düşünüyorsunuz?

İhsan Melekoğlu: Basamaksız araçlar piyasaya çıktığı günden beri takip ediyorum. Bu otobüsleri işleten ve kullanan kişilerle konuştum. Benim bu araştırmalarım ve gözlemlerimden çıkardığım sonuç ise bu araçların İstanbul'a ve halk otobüsçülüğüne uygun olmadığıdır.

Yirmi altı senedir halk otobüsçülük yapıyorum. Bu süreçte bütün otobüsleri kullanma imkanımız oldu. Bana göre şuan en iyi araba halk otobüsçüsü için 2011 BMC. Eksiksiz bir araba yapılmış. Hem esnaf hem de yolcu için mükemmel bir araba. Tercihim bu modelin devamıdır.  

Cüneyt Aydın: Özelleştirilmeye gidildiği zaman, şoför eksikliği olacaktır. İETT ya da özel şirketler bunu telafi etmelidir. Çünkü 172 araçlık ihaleden sonra şoför eksikliği oldu ve karmaşa yaşandı. Otobüsleri de herkes kullanamıyor. Arkadaşlardan biri bir ay da 78 defa kaza yapmış. Bunların gündeme gelmesi gerekiyor. Bunlar çok ciddi meselelerdir. İstanbullu bu otobüsler ile taşınıyor. Metrobüs, metro, tramvay varsa bunlar halk otobüsleriyle tamamlanıyor. Bu yüzden acilen şoför eğitimleri yapılmalı ve nitelikli şoförler araçlarda istihdam edilmeli.

İhsan Melekoğlu: Mevcut halk otobüsü şirketlerinin şoför maaşına belli bir limit koyması gerekmektedir.  Örneğin 1500tl net maaşı olacak, 8 saat çalışacak, 300tl yemek parası olacak ve sigortası olacak. Bunun dışında da hiçbir şeyi kabul etmeyecek. Şirket bunu tayin edecek. Mesela ben bir şoför tuttuğum zaman bütün evrakları şirkete teslim edecek ve şirket inceleyip onayladığı takdirde işe başlayabilecek. Araçlarda çalışan şoförler bir anda işten çıkınca büyük sıkıntı oluyor. Bu gibi durumlar şirkette rapor halinde tutulmalı. Esnafa böyle mağduriyet yaşatan şoförlere bir daha iş imkanı sağlanmamalı.

H.U.D: Çift katlı ihalelerine girip araç aldınız beklediğiniz gibi sonuçlanmadı mı?

Maalesef, muzdarip olduk. Avrupa yakasından aldık. Hem mazot, hem de şoför parasını cebimizden ödüyoruz. Biz belediyeden kiralık usulü almışız. Ama diğer otobüslerdeki kesintiler nasılsa biz de aynı kesinti yapılıyor. Varlıklı olan belli bir yere kadar götürebilir belki ama varlıksız olan ise tamamen batmış olacak. Yani bir el atmaları gerekiyor. Çünkü ihalelere vatandaş kar amacıyla girmiştir. Fakat şuan ihaleye giren bütün herkes zararda. Bizler kazanç bile beklemiyoruz yeter ki zarar etmeyelim.

H.U.D: Ağustos ayında araçların renklerinin değiştirilmesi gündemde siz neler söylemek istiyorsunuz? Nasıl bir renk istersiniz?

İhsan Melekoğlu: Biz başka bir renk istemeyiz.  En doğal ve en güzel renk şu an ki rengimizdir. Şuan esnafın renkten çok daha önemli sorunları vardır. Halen plaka mevzuatına geçemedik. Halen ÖTV'li mazot alıyoruz. Bunlar sorunlarımızdan birkaçı. Öncelikle esnafın gönlü yapılmalı ki böyle istekler bize getirilsin. Hem sıkıntılarımız devam ederken hem de renk değişiminin maliyeti bizi gerçekten üzer.

Cüneyt Aydın: Şuan ki renk İstanbul'a çok uyan renktir. İstanbul yeşilleniyor, ağaçlandırılıyor başka bir rengi aramanın hiçbir gereği yok.  Bir nevi külfetten başka bir şey değildir. Yolcuları daha fazla nasıl memnun ederiz diye düşünmek lazım. Rengiyle niye uğraşıyorsunuz. Yani yolcu neyden muzdaripse onları düzenlemek gerekir.

Vatandaşa sorduğunuz zaman herkes sevdiği rengi söyler. Renkler tartışılmaz bir durumdur. Zaten herkes kendince güzel olanı seçecektir. Burada kimse İstanbul'a uygunluğu için seçmeyecektir.