Kurumsallaşma Adına Daha Ciddi Adımlar Atmalıyız

Halk otobüsü esnafının Başbakan ile ilk buluşması 30 yıllık bir camia için çok önemli bir organizasyondu. Başbakanımız, bu sayede Özel Halk Otobüs camiasını daha yakından tanıdı. Yaşadığımız sıkıntıları bizzat bizden dinledi. Artık bizim talep ettiklerimize daha farklı gözle bakacaktır.

Kurumsallaşmayı Doğru Bilmek Lazım

Aynı yöneticiler burada 3-5 dönem arka arkaya görev yapınca ister istemez monotonlaşıyor. Bu insanın doğasında olan bir özelliktir. Biz biraz kadroyu değiştirdik. Ekibimiz hemen hemen aynı. Aramızda ki yeni arkadaşlarımızı daha motive olmuş, daha canlı ve aktif görüyorum. İnşallah başarılı olacağız

Bizim ilk hedefimizde yıllardır bahsedilen kurumlaşma adına adımlar atmak var. Bu bir senede iki senede olacak bir şey değil. Bunun basın, hukuk ve siyaset ayağı farklıdır. İnsanlar şöyle sanıyor; ben arabamı şirkete veririm şirket ne hali varsa görsün. Kurumsallaşmak bu değildir. Bunun aşamaları var. Kendi iç işleyişinden başlar, bunları uygulamak zaman alır. İlk adımımız bölgelerimizdeki deneticiler. Kendi bölgesindeki aracın raporunu, kilometresini kendi yapıyor ve yöneticisine getiriyordu. Yönetici burada değerlendirip, hak edişlerini raporlarını cevaplarına yansıtıyordu. Biz bu işi bir merkez de topladık. Bir birim oluşturduk. Bu birim tüm bölgelerin yani 453 arabanın tek yetkilisi olacak.

Araç Yenilemek Büyük Sıkıntı

Başbakan ile buluşmamız bana göre 30 yıllık bir camia için çok güzel ve önemli bir organizasyondu. Ben istiyorum ki bu birliktelik Ankara, İETT ve Büyükşehir Belediyesi’nde de sürsün. Esnaf bu buluşmadan sonra geleceğe daha umutlu bakıyor. KDV indirimi ve ÖTV’siz mazot desteği sağlanırsa esnafın tamamı arabalarını yeniler. Kazançlar dibe vurmuş durumda. Esnaf şuanda ancak kendini geçindirebiliyor. Bir yatırım yapması, araç değiştirmesi imkânsız hale geldi.

Kimilerinde toplu otobüs değişimleri ile şirketlerin otobüsleri 20-30 bin TL ucuza alacağı düşüncesi var. Aslında bakarsanız toplu alımlarda indirim pek olmaz. Satış sonrası için bir artı olabilir. Mesela garanti süresi uzatılabilinir. Servis bakımı 5 yıl ücretsiz sağlanabilinir. İETT’de toplu alımlarda ancak bu imkânları sağlıyor. Oysa ki esnafın şuan aradığı 20-30 TL fiyat indirimi değil. Tabi ki toplu alımlarla satış sonrasında kazanımlar elde etmek güzel şeylerdir. Ancak mevcut durumda bu indirimler dahi esnafın araç değişimine imkan sağlayamaz.

Dövizde Yaşanan Artış Ve Faizlerin Yükselmesi Esnafa Külfet Oldu

17 Aralıktan önce faiz oranları yüzde 0,60’a düşmüştü. Daha önce hiçbir dönem kredi faizleri bu seviyeye inmemişti. Bir daha da bu oranı görmemiz mümkün görünmüyor. Ben esnafa şunu söyledim: “Bu araçlarla bu işi bize yaptırmazlar. Artık eski devir bitti. Herkes konforlu arabaya bakıyor. Yolcu arabanın yenisine binmek istiyor. Faizler bu seviyedeyken bir an önce yenilemeye gidin”. Otobüs fiyatları da o zaman 340-360 bin TL civarındaydı. O Dönem arabasını yenileyemeyenler şimdi faizlerin 1,30’a çıkması ve araç fiyatlarının da 400 bin TL’ye yükselmesi ile 70-80 bin TL fazla para ödeyecekler. Bunu iyi görmek, ileriyi iyi takip etmek gerekiyor. Bu dönemde akıllı hareket eden araçlarını yeniledi.

Ekonomide her gün bir karışıklık oluyor, seçimler yaklaşıyor. Yarın bir gün belki bu faiz oranlarını da bulamayabiliriz. Uygun fiyatı bulduğu zaman araç değişimi ihtiyacı olan esnaf durumu varsa hemen bu geçişi yapmalıdır. Çünkü faiz oranları düşsün diye beklerken daha kötüsüyle karşılaşabilirler.

Büyükşehir,  İETT ve Üretici Firmalar Bize Gerekli Desteği Verdi

İETT şu sıkıntılı dönemi atlatmamız için büyükşehir ile birlikte bize büyük destek veriyor. Talep ve sıkıntılarımızı dile getirebildik. Onlar yapabileceklerini yaptılar. Hakediş bazından Büyükşehir’in sübvanseleri, 15 kuruş mavi akbil desteği. Bu da nerden baksan araç başı 2 bin TL civarı bir destektir.

Üretici firmalar da bu sıkıntılı süreçte esnafa destek oldu. Döviz kurlarındaki artışla aynı oranda arabaya yansıdığı zaman 380 Bin TL olan aracın fiyatı 440 Bin TL olması gerekirdi. Fakat üreticilerimiz bunu biraz törpülemişler. Bire bir yansıtmadılar. Bu esnaf için önemli bir durum. Ayrıca servis ağlarında ve garanti sürelerinde de eskiye nazaran önemli gelişmeler sağlandı.

Her Yıl Mazot Zammı oranında Fiyat Ayarlaması Yapılmalı

İstanbul gibi her geçen gün büyüyen bir şehirde, yolcunun azalma şansı yok. Sıkıntı fiyat politikasında, bu politika komple değişmelidir. Ücretsizi, mavi indirimli, öğrencisi, emeklisi, birinci aktarması ikinci aktarması gibi çok farklı kalem var. Tek tek bunları hesaplarsanız birim fiyat çok düşük rakamlara geliyor. Yıllardır gider maliyetleri yükselirken geliriniz aynı kalıyor. Ağustos ayında alınması gereken zamlar halen alınamadı. Geçen zaman içerisinde ki mazot artışı daima cebimizden karşılandı. Servisçiler her okulların açıldığı dönemden önce giderler zam talep ederler. Artık rutin hale gelmiş. Bizim de her yıl fiyat oranlarımız belirlenmeli ve bu fiyat en önemli giderimiz olan mazota göre ayarlanmalı.

Neyi Eksik Yaptığımızı Sorgulamalıyız

Bizim çok para kazandığımız zamanlar olduğu gibi dibe vurduğumuz dönemler de oldu. Her sektör böyle yukarı aşağı giden dalgalanmalar yaşayabilir. Önemli olan aşağıdayken bu süreci iyi atlatmaktır. Kurumsallaşarak gider maliyetlerini azaltma ile bu süreç atlatılacak. “Biz büyük bir camiayız 30 yıldır bu işi yapıyoruz” diyoruz ama araya bir sürü aktör girmiş. Demek ki biz İstanbul için eksik kalmışız ki, bu ihtiyaç doğmuş. Biz bu yüzden kendimizi neyi eksik yapıyoruz diye sorgulamalıyız.

Başbakan ile buluşmamızda gördüğümüz o birlikteliğin sürmesi için şirketler kendi içinde önce şu kurumsallaşmayı bitirecek sonra 5 şirketin bir üssü oluşturulacak bu iş oradan yönetilecek. Her Şirket farkı hareket ettiği sürece bu iş yürümez. Şuanda TÖHOB bunu Türkiye nazarında oluşturmaya çalışıyor. Bizler de  İstanbul’da 5 şirketi bir araya getirmeliyiz.

Esnaf Karamsar Olmamalı

Esnafta işler kötüye gittiğinde bu işi bırakayım otobüsümü satayım, gideyim mantığı var. Bu ticaretin mantığına ters. Araba olsun, mal olsun dibe vurduğunda satılmaz, alınır. Araba kazanmaya başladığında ise kimse satmaz. 20-25 senedir bu işi yapıyoruz çok kötü dönemler de yaşadık. Bu bir süreçtir. Çok karamsar olmadan bu süreci atlatmayı düşünmelidir. Başbakan’ın görüşmesi KDV ve ÖTV düzenlemesi yapacağım demesi ve yapılacak düzenlemeler bu işi biraz daha yukarı çeker. Bu yüzden esnaf çok karamsar olmamalı ve geleceğe daha umutlu bakmalı.