Vücudu oluşturan dokular arasındaki en sert yapı olan kemik, gençlik döneminde daha dayanıklıyken ilerleyen yaşlarda bu sağlamlığını yitirebiliyor. Yaş faktörünün yanı sıra, bazı hastalıklar ve çevresel faktörler de kemik sağlığını olumsuz etkiliyor. Memorial Ankara Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Mehmet Demirtaş, kemik sağlığının korunması hakkında bilgi verdi.
Kemik sağlığını olumsuz etkileyen ve işlevlerini bozan hastalıkların başında; tiroid ve paratiroid bezlerinin hastalıkları gelmektedir. Böbrek rahatsızlıkları da kalsiyum-fosfor metabolizmasını etkilendiği için kemiklerde yumuşamaya neden olabilmektedir. Romatoid artrit ve bağ dokusu hastalıklarının tedavisinde kullanılan kortizon, kemiklerin ekleme yakın yerlerinde bölgesel doku ölümüne yol açarak eklemlerin fonksiyonun bozar. Ayrıca karaciğer hastalıklarında da kemik metabolizmasını kontrol eden enzimlerin etkilenmesi durumunda kemik döngüsünün bozulmasına bağlı yumuşamalar görülebilmektedir.
Bilinçsiz ilaç kullanımı kemik erimesine yol açabilir
Kemiklerde oluşabilecek sorunlar yalnızca hastalıklardan kaynaklanmamaktadır. Bunun yanında; yaşam şekli ve ilaç kullanımı gibi değişkenlerin de kemik sağlığı üzerinde etkileri bulunmaktadır. Hareket etmek genel sağlık açısından olduğu gibi kemik sağlığı açısından da çok önemlidir. Bununla birlikte kortizon, kan sulandırıcılar, sara, kanser ilaçları, guatr, mide ve psikiyatri ilaçları gibi bazı ilaçlar da kemik metabolizmasını bozabileceği için uygun kullanımı mutlaka doktor yönlendirmesi ile olmalıdır.
Obezite kemikleri daha kırılgan hale getiriyor
Sigara ve aşırı alkol tüketimi ile düzensiz beslenmenin neden olduğu obezite de kemik sağlığını olumsuz etkileyen diğer faktörlerdir. Kemik kaybı hızı özellikle menopoz dönemindeki kadınlarda önemli ölçüde artar. Kahve, şekerli ve asitli içecekler gibi yüksek düzeyde kafein içeren besinler, aşırı protein alımı, tuz tüketimi ve idrarla kalsiyum atımını arttırır.
Kemik ağrılarının sebebi tümör olabilir
Kemik yoğunluğu, kemikteki kalsiyum minerali miktarı ile ilişkilidir. Bu yoğunluk 25-30 yaşlarında maksimum düzeye ulaşır. Bu yaş döneminden sonra kemik yoğunluğunun devamını sağlayacak hususlara dikkat edilmeli ve kemik kaybı hızı azaltılmaya çalışılmalıdır. Kemiklerde oluşan sorunların en önemli nedenleri; gençlerde spor yaralanmaları, yanlış beslenme, fiziksel aktivite azlığıdır. İleri yaştaki kişilerde ise yaşın ilerlemesine bağlı olarak ek sistemik hastalıkların görülme oranı artar. Bunların yan etkisi olarak kemiklerde tümör oluşma riski de bulunmaktadır. Kemiklerde meydana gelen ağrılar bu tümörlere işaret ediyor olabilir. Kemik tümörlerinin bir kısmı sinsi bir şekilde yayılmaya başladığı için anlamlandırılamayan kemik ağrılarında mutlaka doktora başvurulmalıdır.
Yorum Yazın