Geçtiğimiz ay İstanbul şehiriçi ulaşımında sıcak gündemi oluşturan 172 hatlık...
Geçtiğimiz ay İstanbul şehiriçi ulaşımında sıcak gündemi oluşturan 172 hatlık otobüs a.ş. ihalesinde oda ve şirketlerin tepkilerine rağmen Özulaş esnafı 30 hat satın aldı. Anadolu dar bölgesinin resmi olmayan temsilcisi konumundaki Özulaş esnafı Zakir Uzun'a neden şirketlerin gönderdiği ihaleye girmeyin mesajına uymadıklarını sorduk.
Şirketler bu ihaleye karşı çıktı. Siz Özulaş esnafı olarak ihaleye girdiniz ve belli sayıda araç aldınız. Siz neden genel duruma uymayarak ihaleye girdiniz?
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum; İstanbul Otobüs A.Ş. İstanbul Büyük Şehir Belediyesi'nin ulaşım işlerini koordine edecek bir oluşumdur. İstanbul'da özel halk otobüsleri, taksi, servis ve dolmuş araçları dahil tüm ulaşım araçlarının koordine edileceği bir şirket bu. Artık toplu taşıma bu şirket yönetiminde olacak.
Doğrudur. Biz arkadaşlarla ihaleden 30 hat aldık. İhale süreci başladığında, mevcut halk otobüsü şirketleri ve oda sürekli bu işin esnafa zarar vereceğini söylediler. Karşı çıkmak yerine ihale süreci iyi değerlendirilerek mevcut otobüsler adına katma değer sağlayabilirdi. Ne yapabilirdi? Mesela ihale şartnamesinde değişiklik yapılması için baskı yapılarak, otobüsçülük yapmayanların ihaleye girmesi engellenebilirlerdi. İ.B.B. ile uzlaşarak hareket etseydiler, esnaf zarar görmezdi. 172 hat, A, B, C bölgeleri olarak üçe ayrılarak mevcut halk otobüsü şirketlerince bölüşülebilirdi. Böylece dışarıdan yeni aktörlerin girmesi engellenerek mevcut taşımacılar güçlenirdi.
Biz bu ihaleye tepki göstererek işin dışında kalmak istemedik. Bence bütün otobüs esnafı engellenmek yerine desteklenerek ihaleye girmeli ve alabildiği kadar hat almalıydı ki, sektöre yeni aktörler girmesin. Bütün şirketler esnafa mesaj çekerek ihaleye girilmemesi gerektiğini belirtti. Ama biz onları dinlemedik. Dinleyen esnafa da yazık oldu. İhaleye esnafın yaklaşık yüzde 30'u girdi. Eğer biz bu ihaleye girmesek inşaatçı, taksici, minibüsçü, dolmuşçu, nakliyeci ihalenin tamamını almış olacaktı. Böyle olunca da, bu iş tecrübesiz insanların elinde kalacaktı. Bu yüzden ihaleye girmenin daha sağlam ve tutarlı olacağını düşünüp tereddütsüz ihaleye girdik. Düzgün bir iş yaptığımıza da inanıyorum.
İhale öncesinde 'bu hatlar para kazandırmaz' deniyordu. Siz ne diyorsunuz, aldığınız hatlar para kazandırır mı?
Bu hatlar Allah'ın izniyle para kazandırır. Bu hatlarda İETT'nin 2008 yılı akbil gelirleri baz alınarak tahmini gelirler öngörüldü. İhale şartnamesini arkadaşlar iyice okursa anlarlar.
Otobüs A.Ş. yöneticileri Haliç'te yaptığı toplantıda ''Bu hatların arkasında İ.B.B. var, verimsiz hatlar verimli hatlarla değiştirilecek ve en verimli hale getirilecek'' dedi. Bu işte kazan-kazan meselesi var. Biz kazanırsak belediye de kazanacak. Esnafın çıkarına zarar veren bir şey olsaydı, ben de karşı çıkardım. Biz otobüsçüyüz ve Otobüs A.Ş.'yi de sistemin dışında görmüyoruz. Asgari müşterek de buluşmak en akılcı yoldur.
İhale sonuçlandı, otobüsler ne zaman sahaya çıkacak? Hangi aşamadasınız şu an?
İhale bitti ve ihale bedelleri yatırıldı. Şimdi ihale şartnamesine uygun alçak tabanlı araç alma aşamasındayız. 150 gün içerisinde araçların sahaya inmesi gerekiyor ve mevcut otobüs markaları 172 araç sağlayabilecek üretim potansiyeline sahipler. Grup olarak da görüştüğümüz firmalar var. Şartnamede yerli otobüs alınmasıyla ilgili ibare var. Bu yerli sermayenin desteklenmesini sağlayan bir gelişmedir. Fakat yerli otobüs üreticisi arkadaşlarımız da anormal şekilde fiyatları yukarıya çektiler. Bu da bizi ayrıca üzdü. Bununla ilgili, sonraki ihalelerde müdahale edileceğini umuyoruz. Belki yerli şartı kaldırıp piyasa daha rekabetçi yapılabilir.
Alım için kaç otobüs firmasıyla görüşüyorsunuz? Grup olarak görüşmenin ne tür faydaları oluyor?
Anadolu dar bölgesi olarak ihaleyi kazanan arkadaşlarla, ihalenin ertesi gününde bir toplantı yaptık ve otobüs alımı için tek ağızdan pazarlık yapılmasında hem fikir olduk. 7 kişilik bir komite oluşturduk. Bu komitenin çalışmaları sonucunda firmalar fiyatlarda 20-30 bin lira kadar indirim yaptılar. Otobüs alım süreci hala devam ediyor. Alımların yüzde 30'u tamamlandı. Bir ay sonra otobüslerin hizmet vermeye başlayacak. İ.B.B. Başkanı Kadir Topbaş'ın da teşrifleriyle görkemli bir açılış yapılacak.
Otobüs A.Ş. yeni olarak ne getirir ve İstanbul'un toplu taşımasına nasıl bir katkıdabulunabilir?
Bir; halk son model alçak tabanlı otobüslerle konforlu yolculuk yapacak. İkinci olarak, havuz sistemi getirilecek. Muavinler kaldırılacak ve daha adil gelir dağılımı olacak. Üçüncü olarak, otobüsler arasındaki rekabet dengeye oturacak ve erken geldin, geç gittin tartışmaları, sürtüşmeleri son bulacak. Dördüncü olarak, otobüsler uydu takibi ile izlenerek yolda neler yaptığı gözlenebilecek. Ayrıca otobüsün içindeki kameralar sayesinde yolcunun da ne yaptığı görülecek. Kısaca son model, modern bir taşımacılık hayata geçirilecek. İstanbul gibi bir dünya şehrine yakışır bir ulaşım sistemi kurulacak.
Halk otobüsü şirketleri ise kurumsallaşma yoluna girmeyerek halen günü kurtarma telaşındalar. Otobüs A.Ş.'nin genel müdürüne bakıyorum. Gerek donanımıyla, gerek tahsiliyle, gerek siyasi ve ticari kariyeriyle dört dörtlük koltuğunu doldurmuş bir insan. Biz ise profesyonellerle çalışmaktan kaçınarak Onur Orhon gibi ne tahsili, ne siyasi kariyeri, ne de bürokratik geçmişi olmayan, esnafa güven vermeyen kişilerle çalışmak zorunda kalıyoruz. Kendini sürece göre yenileyemeyenler de batmaya mahkumdur.
Yorum Yazın