Ulusoy Turizm Grup Başkanı ve aynı zamanda Turizm Taşımacıları Derneği...
Ulusoy Turizm Grup Başkanı ve aynı zamanda Turizm Taşımacıları Derneği (TTDER) Başkanlığı'nı yürüten sektörün duayenlerinden Sümer Yığcı ile enine boyuna turizm taşımacılığını konuştuk.
-Kaç yıldır meslektesiniz? Kendinizden bahseder misiniz?
1935 senesinde Akçaabat'ta doğdum. Sinema sektörüyle başladı iş hayatım. Nişantaşı'nda zamanın en ünlü sinemalarından birinde müdürlük yaptım. Sonrasında Ulusoy'a geçtim ve otobüsçülük yapmaya başladım ve 43 senedir de bu mesleğin içindeyim. O zamanlar; Trabzon, Samsun, İstanbul, Ankara'ya seferler vardı. İstanbul'dan ben sorumluydum. Kadromuz çok kalabalık değildi. Patron, ben ve sekreterimiz vardı. Ankara'ya seferlerimiz yeni başlamıştı. Sonra turizm işine girelim dedik. Akdeniz Turizm vardı, onlara otobüs vermeye başladık. Böyle 1968 yılında sektöre girdik. İlk başlarda gerek araç gerek personel anlamında sıkıntılar yaşadık. Eş dost da çalışmak isteyince yavaş yavaş işleri büyütmeye başladık. Filomuzu genişlettik. Derken bugünlere kadar geldik.
-Ulusoy'un sektördeki durumu nasıl?
Ulusoy, ön sıralarda yürüyen bir firma. Çok fazla hattımız yok aslında. 1984 senesinde Neoplan arabalarla hizmet vermeye başladık. Hala bu araçlarla devam ediyoruz. Vatandaş da bu arabaları sevdi. Gerek araçlarımız, gerekse personelimiz ile kaliteli hizmet veriyoruz. Tabi yaptığınız iş kaliteliyse karşılığını alıyorsunuz. Sağ olsun birçok vatandaşımız, birçok acenta turizm ve taşımacılık konusunda bizi tercih ediyor.
-Turizm taşımacılığından bahsedebilir misiniz?
Turizm taşımacılığı, ulaştırma bakanının bu işi ele almasından önce önü arkası olmayan bir sektördü. Şöyle ki adam, turizm acentasına giderdi. ''Bir arabam var'' derdi ve işi alırdı. Ulaştırma Bakını Bin Ali Yıldırım işe el atıp, resmileştirince bir düzen geldi. Bakan Bey'e kim olduğumuzu, ne iş yaptığımızı anlattık. Araçlarımızdan, personelimizden ve özelliklerinden bahsettik. Diğer taşımacılık yapan firmalara belge verilirken bize verilmediğini ve belgenin bizim de hakkımız olduğunu ifade ettik. Neyse ki 2004'te belgeyi aldık. Bir talebimizi daha ilettik Ulaştırma Bakanlığı'na. Minibüsçüler içinde belge verilmesini istedik. Ancak o konuya sıcak bakmadılar. Tabi durumu izah ettik; neden belge verilmesi gerektiğini falan anlattık derken; onlara da belge çıktı.
Zaman zaman çeşitli sıkıntılarımız oldu ancak onları da aştık. Turizm acentaları artık bize güveniyor ve inanıyorlar. Kendimizi kanıtladık. Yaptığımız işin kalitesini herkes gördü.
Şoförlerimize yılda 3-4 kez eğitim veririz. Adabı muaşeret, yabancı dil, yorgunluk nasıl giderilir; ne yapmak gereklidir vs şeklide eğitimlerimiz oluyor. Bu eğitimlerimizin sonunda şoförlerimize sertifika veriyoruz.
-Turizm taşımacıları olarak Türkiye'de toplam kaç acentaya hizmet veriyorsunuz?
Ülkemizde 4800 tane turizm acentası var fakat bunların hepsi faaliyette değil. Faaliyette olan 3000 civarı acenta var. Bunların hepsine hizmet vermekteyiz. Turizm acentalarını hiçbir zaman zor durumda bırakmadan onlara gereken desteği, hizmeti sağlıyoruz.
-Turizm Taşımacılar Derneği'nden konuşalım. Dernek ne zaman kuruldu ve bütün Türkiye'yi kapsıyor mu?
Evet kapsıyor. Biz bu derneği 1995'te kurduk. Çeşitli kooparatifler kurduk zamanında ancak olmadı; faal duruma geçiremedik onları. Daha sonra bu derneği kurmaya karar verdik. Bu derneği kar amacı gütmeden kurduk. Amacımız hizmet vermek. Derneğin kurucusu biz olduk. Kurulduğundan beri de başkanlığı ben yapıyorum.
-Derneğin yapısından ve yürütmüş olduğunuz çalışmalardan bahseder misiniz?
Mesela şöyle bir durum mevcut. Eğer Turizm Taşımacılar Derneği üyesiysen Mercedes'ten aldığın her araç için %4 indirim hakkına sahip oluyorsun. Michelin lastiklerinden indirim alabilirsin; aynı şekilde Suzuki'den, Volkswagen'den indirim alabilirsin. Bunları hep dernek ayarlıyor.
Üye sayımız gün geçtikçe artıyor. Eğitimler, seminerler düzenliyoruz sık sık. Bu eğitimler hep dernek üzerinden yapılıyor. Şoförlerimiz için adabı muaşeret konusunda özel hoca tuttuk.
-Peki sektörel sorunlar nedir?
Bizim en büyük sıkıntımız trafik cezaları. Sultanahmet gibi turistik alanlarda zaman zaman sıkıntı yaşıyoruz. Turist taşıdığımız için oralara girip çıkmak zorundayız. Ancak trafiğin durumu orada malum. Yolcu indirip bindirirken ceza yiyoruz maalesef. Ancak şunu da söylemeliyim ki polisler eskisi gibi sert ve kaba davranmıyorlar. Bize karşı daha ılımlı ve anlayışlılar. Otobüsler için havaalanlarında park yeri yok. Bu konuda da sorun yaşıyoruz.
-Turizm sektörü taşımacılık alanında kaç araca sahip?
7500-8000 civarı araca sahibiz. Sektörde çok büyük sirkülasyon ve hareket var. Her geçen gün araç sayısı da haliyle artıyor.
-Peki derneğe üye olmada herhangi bir şart arıyor musunuz?
'Taşımacılık Belgesi' olan her vatandaş ya da firma gelip hemen üye olabilir. Yani vatandaş dürüst, namuslu olsun ve işini kurallar çerçevesinde yapsın. O bize yeter. Gelip hemen üye olabilir.
Yorum Yazın