Cezanın bile vicdanı olmalı, caydırmalı ama yıldırmamalı. Fazlası ceza olmaktan çıkar ve her aksaklık hata olarak görülmemeli. Yaşanan durum koşullar dikkate alınarak yorumlanmalı, tek taraflı değerlendirilmemeli. Toplu taşıma en zor kamu hizmetidir, bu unutulmamalı ve çok önemli bir koşul olarak dikkate alınmalı!
Tek taraflı yorumlamalar ile yazılan cezalardan bıktık. Bu artık kabul edilebilirlikten çok uzak! En zor kamu hizmetini ifa ediyoruz, dünyanın en zorlu trafiğinde hizmet veriyoruz. Araçlarımız sefer başına 100 üzerinde yolcuya hizmet veriyor ve 15-20 km hızla ilerleyen bir trafikte 12 metre araç kullanıyor. Böylesi zorlu bir koşulda birçok faktöre maruz kalarak sunduğu hizmette her yaşanan aksaklığın ceza olarak dönmesi nasıl kabul edilebilir? Günde 1000 civarı yolcu ile muhatap oluyor şoförlerimiz. En sıkışık trafikte ilerliyor. Ülkemizde krizler, sorunlar bitmiyor. Hem vatandaşımız stresli hem de personelimiz. Evini yeri geliyor geçindiremiyor, kirasını ödeyemiyor, belki evde hastası var. Sayısız sıkıntısı ve sorunu ile halka hizmet için hergün direksiyonda. Keza yolcumuzda aynı. Gelir seviyesi düşük, zor geçinen bir yolcu kitlesine hizmet sunuyoruz. Belki işine geç kalmış, belki kirasını ödeyememiş, borcu var. Bir anlık kızgınlıkla şoförümüze saldırıyor. Bu ve bunun gibi nice olaylar yaşıyoruz ama hep şoförümüz haksız görülüyor ve haddinden fazla cezalar ile karşılaşıyoruz.
ALO 153 üzerinden gelen şikayetler de aynı. İnsanlarımız teknolojinin gelişmesi ile herşeyi şikayet eder oldu. Yolcumuz telefonla oynuyor, kulaklıkla müzik dinliyor. Şoförümüz ani bir fren yaptığı için ALO153’ü arayıp tehlikeli araç kullanıyor iddiası ile şikayette bulunuyor. Oysa elinde telefon kulağında kulaklık, trafikte ne olduğundan bihaber. Önüne çıkan bir motorcu yüzünden kaza yapmamak için frene basmış, trafikte aracımızın önüne ani dönüş yapan bir araç yüzünden durmak zorunda kalmış, kaldırımdan kulaklığı takılı bir yaya önüne atladığı için… bunun gibi sayısız nedenden dolayı hayatı bir kurtuluşa imkan sağlamış şoförlerimiz şikayet ediliyor. Tebrik hak ederken, cezalandırılıyor. Halk şikayet edebilir buna yapabileceğimiz bir şey yok ama idare bunu anlayıp değerlendirmeli. İşini layıkı ile yapan birçok şoförümüz bile artık yıldı, işi bıraktı. Şoförlerimize edilen hakaretlere bakılmıyor ama şoförümüz bir karşılık verdiğinde ise durum bambaşka. Lütfen artık personelimizin de insan olduğu kabul edilsin.
TÜVTÜRK Kriterlerinin Ötesi İş Kaybı Olmamalı
Araç filomuz birçok sebepten dolayı yaşlandı. Pandemi, döviz artışları, yüksek krediler ve düzensiz ödeme süreçleri araç filomuzun çok falz eskimesine sebep oldu. Oysa otobüs esnafı yeni araç sever, elinde olsa her yıl değişim bile yapar. Lakin bu eşik yaşanan olumsuzluklardan ötürü aşıldı. Artık araçlarımzı yenileyemiyoruz. Eski araçların bakımı ise gerçekten zor. Ancak buna rağmen tüm araçlarımız TÜVTÜRK muayenelerinden tek seferde geçiyor. Çünkü ortaklarımız araç bakımlarına çok hassas. Ama aynı araçlarımız İETT muayenesinden 3-4 günde geçemiyor. TÜVTÜRK’ten tek seferde çıkan otobüse en az harcayan 100Bin TL daha bakım parası ödüyor, yine de tek seferde geçemiyor. 300Bin TL’yi gören araçlarımız var. Uluslararası standarlarda denetim yapan TÜVTÜRK’ten geçen otobüsten bahsediyorum. Sırf bu yüzden günlerce işe çıkamıyor otobüsler. Hem esnafımız maddi olarak zarara giriyor hem de yolcularımız.
Yolcu güvenliğine etki etmeyen ve trafikte ki her araçta olabilecek mini kusurlar bile işe çıkmaya engel teşkil ediyor. Bu uygulamanın kime faydası var? Muhataplarımıza defalarca bu hatayı anlattık. TÜVTÜRK gibi uluslararası standartlarda hizmet sunan bir kurumumuz var ve her yıl zaten araçlarımız muayene ediliyor. Üstüne bir kurum muayenesi! İsterlerse tabi ki muayene devam etsin ama 242 madde çok fazla. Keza bu maddelerin hangileri yolcu güvenliği için? Bu uygulama hem yolcuya hem de esnafa zarar veriyor. İstanbul’a hizmette yarışalım.
Süreci ısrarla yürütüyoruz, bu konuda en kısa zamanda bir düzenleme bekliyoruz. Kuralların hizmete kalite sunması gerekir, süreci aksatmamalı.
Güncelleme ve Ödeme Planı
Dediğim gibi filo eskiyor, araçlar artık bakım bile tutmaz hale gelecek. Araçların acilen yenilenmesi lazım ama nasıl? İdareye her toplantıda bunu anlatıyoruz, araçların yenilenmesi için öncelikle ödeme düzeni şart. Esnaf ödemelere güvenemediğinden bir borca giremiyor. Zaten fiyatlar uçuk, faizler yüksek. Esnafın geleceğine güvenmesi ve yatırım yapması için ödeme düzeni sağlanmalı. İçeride biriken alacakların en az yarısı acilen ödenmelidir. Çünkü esnafımız tamirciye, bankaya, şoföre, piyasaya borçlu. Sonrasında ise her ay kestiğimiz fatura kadar para alabilmeliyiz. Ortaklarımız alamadığı paraları yüzünden bile ek borçlara sürükleniyor. O sebeple acilen bir ödeme düzeni sağlanmalı. Hele ki anormal cezalar ve araç muayeneleri de paraların ödenmediği bir süreçte ortaklarımız nasıl bezdirdiği de aşikar.
Düzenlediğimiz toplantıların ana gündemi ödeme planı. Her seferinde bu konuyu görüşüyoruz. Tabi Büyükşehir Belediyesi’de zorlu süreçler yaşadı. 2020’de pandemi ve sonrasında iki seçim derken istenmeyen süreçler yaşanmış olabilir. Ancak biz hizmete devam ediyoruz, paramızı almamız gerek.
Ödeme düzeni sağlanamadığı 2024 yılına bakınca 2025 yılı ve güncelleme süreci de ayrı bir konu olarak önümüzde. Hizmet Üretici Fiyat endeksi esas alınarak bir güncelleme sağlanmalı. Bu konuda teknik kurulumuz çalışmaları sürdürüyor. İETT ve İBB ile süreci yürtüyoruz. Bazı rakamlar şimdiden görüştük, onlarda hesaplamalarını yapacaklar. Ancak en önemlisi ödeme düzeni. Bu konuda kalıcı bir cevap alma niyetindeyiz. Çünkü bizler esnafız, böylesi büyük finansal yüke katlanabilecek gücümüz yok. ÖTİS’in sektörümüzde doğmuş olması büyük şans. Eksikleri elbet var, zaten 4 yılda çok değişti ve halen geliştiriyoruz. Sistemi bekası için ise ödeme düzeni şart. Bunu da İstanbul Büyükşehir Belediyesi sağlamalıdır. O konuda beklentimiz devam ediyor. Bürokratların iyi niyetinden şüphemiz yok, eminiz ellerinden geleni yapıyorlar. Ancak otobüs esnafı zorda ve sektöre güven azalıyor. Bu konuda kalıcı bir çözüm sağlanmalı. Belki artık toplu taşımanın finansal yüküne merkezi yönetimin de ek finansal çözümler sunması konuşulabilir. Çünkü bu zorunlu bir kamu hizmeti ve bunu en uyguna sunan bizleriz. Toplu taşımanın bekası için belediyeler ve hükümet ortak çalışmalara bile imza atmalı.
Kalıcı bir çözüm bizden çok belediyeye kazanım sağlar. Eminim ki ödeme sorunu bir çözüme kavuşsa çok kısa zamanda otobüs filomuz yenilenir. Yenilenen otobüs filosu yolcu memnuniyetidir. Daha güvenli ve konforlu ulaşım için filo yenilemesi olmalı. Mevcut durumda sefer kayıpları kaçınılmaz bir durum maalesef.
Facebook Yorum
Yorum Yazın