Halk Ulaşım Dergisi Eylül 2023
Sandart kelime anlamı olarak, belli bir tipe göre yapılmış veya ayrılmış, belirlenmiş sınır ve ölçülere, mevzuata ve kullanıma uygun olan, örnek veya temel olarak alınabilen bir çalışma yöntemini, üretilecek ürün ya da hizmetin kalitesini ve miktarını belirlemek için konulmuş kural olarak tanımlanmaktadır.
Standartlar, planlı hareket etmek için bir zemin oluşturur. Uygulama ve süreçler, oluşturulan bu zemin üzerine inşa edilir ve hedeflenen verimlilik sağlanmış olur. Standart ve uyum hizmet edenler ile alanlar arasında çıkabilecek muhtemel anlaşmazlıkları çözümler ve uygulamaların prosedüre göre yapılmasını sağlar. Standartlara uygunluk bazı sektörlerde isteğe bağlı iken kent içi toplu ulaşım gibi kamuya açık bazı sektörlerde ise zorunludur. Çünkü standartlar işletmelerde üst seviyede verimliliğin sağlaması için de gereklidir. Standartların ne işe yaradığını anlamak için standart eksikliğinde ne olabileceğini ya da ne olduğunu düşünmek ve hatırlamak yeterli olabilir.
Bir standardın temel amacı, işletme verimliliğini arttırmak ve toplumun nitelikli, güvenli ve sürdürülebilir hizmetle buluşmasını sağlamaktır. Aynı zamanda standartların önemli bir faydası da denetimdir. Standartlara uyum sağlayan bir işletme veya faaliyetle ilgili olarak hizmet alanların memnuniyetleri mutlaktır.
Yapılan faaliyetin ihtiyaçlarını karşılayacak seviyede oluşturulmuş standart;
- Kontrol ve denetimi arttırır.
- Daha verimli bir iş planlama ve uygulama süreci oluşturur.
- İş sürecindeki zararları ve maliyetleri en aza indirir
- Hizmet kalitesi ve marka değerini arttırır.
- Toplumsal ve teknolojik değişimlere uyum sağlanır.
- Genel kalite prosedürlerine bağlı kalınır.
Dolayısıyla standartlar, işletmeler ve dağınık bir alanda yapılmakta olan kamu faaliyetleri için hayati bir öneme sahiptir. Standartlara uyum sağlayan işletmelerin daima nitelikli, sürdürülebilir, insan ve çevre sağlığına duyarlı bir şekilde hizmet verdiklerini ifade edebiliriz.
Standart’ın temel amacı;
- Tasarruflu ve verimli bir iş planı oluşturmak
- Güven vermek
- Kaynakları doğru yönetmek
- Başarılı bir kurum işleyişi oluşturmaktır.
Standartın öneminden ve gerekliliğinden bahsetmemin amacı ise çözülmek üzere olana sektörümüzün temel problemlerinden “Müktesep ve Mülkiyet Hakkına” değinmektir.
Bilindiği üzere kent içi özel halk otobüs işletmeciliği ile ilgili olarak ülkemiz genelinde uygulamada bütünlük sağlayacak bir standart mevzuat olmadığı için, Belediyeden Belediyeye değişen uygulamaların oluşturduğu sorunlar ve mağduriyetler yaşanmaktadır. Özel işletmeciler standartsızlık nedeniyle geleceğe güvenle bakamamakta ve “ne olacağım” tedirginliği yaşamaktadırlar. Bu temel sorunun mevzuat düzenlemesi ile çözümlenmesi için TÖHOB önderliğinde çok uzun zamandan beri yürütülmekte olan çalışmalar da artık sona gelinmiştir. Yapılan çalışma olgunlaştırılarak taslak haline getirilmiş olup, yasalaşması için Devletimizin ilgili Kurumları ve Hükümetimiz yetkililerince TBMM gündemine getirilmiştir. Konuyla alakalı mevzuat taslağı, yaşanan tecrübeler ve mevcut sorunlar dikkate alınarak, uzman Hukukçular tarafından en geniş katılımla, özel işletmecilerin müktesep ve mülkiyet hakkını koruyacak ve geliştirecek şekilde hazırlanmıştır. Bununla birlikte uygulamada yaşanan veya ortaya çıkabilecek sorunları çözebilecek nitelikte bir Yönetmelik Taslak çalışması da Devletimizin ilgili Kurumlarına sunulmuştur. TBMM gündemindeki yasal düzenlemenin yasalaşması ve Yönetmeliğin yayınlanmasıyla birlikte bir asırdan beri var olan ÖHO İşletmeciliği hem mevzuatlarda yerini daha geniş bir şekilde almış olacak, hem de ülkemizde ilk defa standart’a kavuşacaktır.
Sabır, gayret ile oluşan bu çalışma çok önemli bir emek içermektedir. Ben emeği ve katkısı olan herkese saygılarımı ve minnetlerimi sunuyor, sektöre hayırlı olmasını temenni ediyorum. Ancak yerel de ÖHO temsilcileri olarak kaynak israfını önleyecek ve maliyetleri azaltacak, işi geliştirecek ve marka değerini artıracak “Kurumsal İşletmecilik” ile ilgili olarak bir çalışma yaparak sektörü daha üst seviyelere taşımamız gerekmektedir.
Yaklaşık 1 asırlık bir geçmişe sahip sektörümüzde gerek yerel, gerekse genel anlamda birçok sorunları yönetimde istikrarla tek, tek çözümlenmiş olup, Mevzuat düzenlemesiyle birlikte en önemli eşik aşıldığında kalan az sayıdaki sorunda yakından takip edilerek ve şartlar oluşturularak çözümlenecektir.
Öyle bir zamandayız ki artık toplu ve istikrarlı hareket etmeden, ısrarlı takip olmadan ne kendimizi ifade edebilmek, ne de kalıcı sorunlar üretmek mümkün olamıyor. Sektör temsilcileri olarak sorumluluklarımız elbette çok fazla ve bunun daima farkındayız. Macera aramadan, daima gerçekçi davranarak, meramımızı doğru anlatarak, ikna ederek ve ikna olarak ama muhataplarımız nezdinde mutlaka güven sağlayarak sektörü temsil etmek zorunluluğumuz bulunmaktadır.
Yerel de önümüzde bir ÖTİS’in süresini yenileme çalışması var. Pandemi ve ekonomik kriz süreçleri sanırım ÖTİS’in önemini zaten ortaya çıkarmıştır. Ayrıca ÖTİS gerek ülkemizde, gerekse Dünya da bir çok ülkedeörnek olarak gösterilen ve talep edilen bir özel işletmeci sistemidir. Elbette ÖTİS henüz tam olarak tamamlanmış da değildir. Zaman, imkan ve şartlara bağlı olarak yapılması gereken önemli ayakları vardır. Mesela garaj, buna bağlı olarak yedek araç imkanı oluşturulması, tek elden bakım, onarım ve ikmal filonun tek elden yönetimi ve yenilenmesi gibi konularda düzenleme gerekmektedir. Hem idare, hem de sektör temsilcileri olarak bunların farkındayız ve karşılanması için de gayret ediyoruz.
Ancak öncelikli konumuz ÖTİS süresinin yenilenmesi ve Temmuz 2023’ten geçerli olarak ara maliyet güncellemesidir. Mutlaka birlik ve beraberlik içinde, temsilcilerimizin arkasında durarak, yine maceraya girmeden, daima akıl ve nezaketi kullanarak, reel çerçevede bu işleri de esnafımızın lehinde bitirmemiz gerekiyor.
Farklı düşünse de Pozitif anlam da sektöre gerçek anlamda bir şeyler katmak için değişik mecralarda veya bizzat yönetim kurullarını ziyaret ederek görüş ve önerilerde bulunan, bilmediklerini ya da yanlış bildiklerini öğrenen arkadaşlarımızı ekmeklerine sahip çıktıkları için tebrik ediyor ve alkışlıyorum. El elden, akıl akıldan üstündür. Hepimizin ortak amacı ekmeğimizi büyütmek ve sürdürülebilir hale getirmektir. Bunun için illaki yönetici olmaya da gerek yoktur. Ancak belli bir azınlık grup var ki sürekli olumsuzluk pompalıyor, sektöre bir şey katmak için hiçbir şey önermeden kafa karıştırıyorlar. Hangi Şirkete bağlı olurlarsa olsunlar bu tür arkadaşlara önerim, şayet ayağı yere basan, elle tutulur ve sektör gerçeklerine uyan uygulanabilir fikirleri var ise konuları kişiselleştirmeden, nezaket ve nezahet kuralları çerçevesinde lütfen bağlı bulundukları Şirket veya Oda yönetimleriyle bunu paylaşsınlar. Olmuş bir şeye yanlış demek kolaycılıktır. Kendi açılarından doğrusu ne ise onu paylaşsınlar. Karşı çıkmak fikirlere ve yapılanlara olmalı ki ait olunan topluma bir faydası olsun. Kavganın, bireyselliğin ve olmayacak şeylerle kafa karıştırmanın kimseye faydası olmadı olmayacakta. Medeni insanlar fikir ve proje yarıştırır. Sorunlarımızı çözmek için çok güçlü birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Aksi halde hepimiz zarar görürüz.
Herkese hayırlı, bereketli, huzurlu ve sağlıklı bir Eylül ayı, yeni öğretim sezonunda öğrenci yavrularımıza başarılar diliyorum.
Facebook Yorum
Yorum Yazın