Mercedes Sprinter
İstanbul
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
LÜTFİ OKTAY

LÜTFİ OKTAY

Mail: lutfioktay@hotmail.com

Yeni Hukuki Düzenlemenin ÖHO Sektörüne Katkıları

Yeni Hukuki Düzenlemenin ÖHO Sektörüne Katkıları

Yakın bir zamanda TBMM’den geçerek 25 Aralık 2021 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7349 sayılı torba yasanın 9. Maddesi ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununa ve 10. Maddesi ile de 5393 sayılı Belediyeler Kanununa

“kendilerinden izin veya ruhsat almak ya da hat kiralamak suretiyle kent içi toplu taşıma hizmeti sunan gerçek ve tüzel kişilere, nüfus, hattın uzunluğu ve kullanan yolcu sayısı gibi kriterleri esas alarak tespit edilecek hatlarda toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz veya indirimli yararlanan kişiler için gelir desteği ödemesi yapabilirler’’ cümlesi eklenmiştir. Bu hukuki düzenlemenin sektöre getiri ve götürüsünün ne olacağı ile ilgili bilgilenme ihtiyacı üzerine bu yazıyı kaleme almak gerektiğini düşündüm, çünkü esnaf ‘biz zaten destek alıyorduk bunun bize katkısı olmaz’ diye düşünüyor fakat yanılıyor.

Şöyle ki;

2018 yılında çıkan 7144 Sayılı torba yasanın 14. Maddesi ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7. Maddesi’ne üç cümle eklenmiş ve Büyükşehir belediyelerinin ücretsiz ve indirimli taşımacılıklar karşılığı özel taşımacıları desteklemesinin önü açılmıştı.

Eklenen üç cümle şu şekilde; (1) Büyükşehir belediyeleri, birinci fıkranın (p) bendinin ikinci cümlesinde yer alan kriterler (hattın uzunluğu ve taşınan yolcu sayısı) esas alınarak büyükşehir belediye meclisi kararıyla belirlenen yerlerdeki toplu taşıma hatlarının işletmesinin o bölgede kurulu taşıma birlik veya kooperatiflerinden temin edilmesine karar verebilir. (2) Bu durumda ihaleye katılacaklarda ve kullanılacak taşıma araçlarında aranacak şartlar belediyelerce belirlenir. (3) Taşıma birlik veya kooperatiflerine, belediye bütçelerinden toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz veya indirimli olarak yararlanacaklara ilişkin gelir desteği ödemeleri yapılabilir.

Kanun metni çok açık şekilde hatların işletmesinin, kurulu taşıma birlik ve kooperatiflerinden temin edilebileceğini ve bunun devamında bu işin ihale ile yapılacağını söylemektedir. Gelir desteği de aynı düzenleme içinde ele alınmıştır bu sebeple maddeye bir bütün olarak bakmak gerekir, bu durumda bizim gibi müktesep hak sahibi taşımacılar açısından destek alan taşımacıların ileride ihaleye sokulması gibi bir risk oluşur. Yani İdare, Özel taşımacılara verdiği destek karşılığında, birlik veya kooperatif olmayı ve bunun akabinde de taşımacının ihaleye girmesini ve bundan sonra taşımacılığa ihale yoluyla devam etmesini talep etme hakkına sahip olur.  Bu durum tabii ki, toplu taşıma imtiyaz hakkını tekrar ele geçirmek ve ihalesiz ve süresiz olarak bu işi yapan özel taşımacılardan kurtulmak isteyen belediyelerin işine de gelen bir sonuçtur.

Belediyelerin ücretsiz ve indirimli taşımacılık karşılığında bir destek ödemesi yapması, özel taşımacılara bir kamu kaynağı aktarımını gerektirir ki hukuken kamuda herhangi bir kaynak aktarımının ihalesiz yapılması mümkün değildir. Bu sebeple kanun koyucu 7144 sayılı kanun hazırlanırken genel kuralı işletmiş ve kamudan bir kaynak aktarımı yapılacağı için sonucu ihaleye bağlamıştır.

Önceki yazılarımdan birinde toplu taşımada imtiyaz hakkının münhasıran belediyelerde olduğu ve bu hakkın devrinin, 1- Ruhsatlandırma, 2-Hat kiralama, 3-Hizmet alımı ve 4-imtiyaz devir sözleşmesi yöntemlerinden birisiyle özel sektöre devredilebileceği, birinci yöntemin (İstanbul ÖHO örneğinde olduğu gibi) ancak müktesep hak sahiplerine uygulanabileceği, diğer yöntemlerin ise ihalesiz ve süresiz olamayacağını anlatmıştım.

İhalesiz ve süresiz olarak ruhsatlandırılmış ve bu sebeple müktesep hak sahibi olan Özel taşımacılara belediyelerin vereceği destekler yukarıda anlattığımız bu sebeplerle, hukuki bir dayanağa sahip değilken; yakın zamanda TBMM’den geçen ve 25 Aralık 2021 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7349 sayılı torba yasanın 9. Maddesinde 5216 sayılı Büyükşehir belediye kanununa ve 10. Maddesinde 5393 sayılı belediyeler kanununa “kendilerinden izin veya ruhsat almak ya da hat kiralamak suretiyle kent içi toplu taşıma hizmeti sunan gerçek ve tüzel kişilere, nüfus, hattın uzunluğu ve kullanan yolcu sayısı gibi kriterleri esas alarak tespit edilecek hatlarda toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz veya indirimli yararlanan kişiler için gelir desteği ödemesi yapabilirler’’ cümlesi eklenmiş ve bu şekli ile kamu kaynaklarının ihalesiz aktarılamayacağı prensibine bir istisna getirilmiştir. Metinde, ruhsatlandırılmış gerçek ve tüzel kişilere de destek ödemesi yapılabilecek hükmü vardır ve fark buradadır. Yani daha önce ihale ile taşımacılık hakkı alan taşıma birlik ve kooperatifleri destek alabiliyorken, artık İstanbul örneğindeki gibi ruhsatlandırma usülü çalışan gerçek ve tüzel kişiler de destek alabilecek hale gelmiştir.

Ortada çok büyük ve başarılı bir iş vardır ve bu başarı TÖHOB’a aittir

Maalesef günümüzde artık siyasi ve popülist yaklaşımlar sebebiyle, özel taşımacıların yolculuk gelirleri ile bu işi sürdürebilmeleri mümkün değildir, sektörün mutlaka sübvanse edilmesi gerekiyor. TÖHOB’un çabalarıyla hayata geçirilen bu düzenleme, belediyelerin Müktesep hak sahibi özel taşımacılara, müktesepliklerine halel getirmeden destek verebilmesinin önünü açmış olması sebebiyle çok önemli ve değerlidir. Bu düzenleme ile aynı zamanda, daha önce hukuki dayanak bulamadığı gerekçesi ile destek vermeyen büyükşehir olmayan diğer belediyelerin de bu bahanesini ortadan kaldırılmış, inşallah bu sayede Anadolu’daki ÖHO esnafı artık rahat bir nefes alacaktır. Başarılı çalışmalarından dolayı TÖHOB yönetimine takdirlerimi sunar, teşekkür ederim.

Gelelim İstanbul’da uygulanan ÖTİS ile bu hukuki düzenleme arasındaki etkileşime

17 Eylül 2019 sayılı ve 506 sayılı İBB meclis kararının (ÖTİS İhdas kararı) sevk yazısında ve ekli raporunda 7144 sayılı yasanın 5216 sayılı yasaya eklenen üç cümleye gönderme yapılmış, itirazlarımız sonucunda meclis alt komisyonlarında 7144 sayılı kanuna atıf cümlesi çıkarılarak meclisten bu haliyle geçmiş ve müktesep haklarımızla ilgili risk ortadan kaldırılmışsa da, daha sonra müktesep hak sahiplerini temsil eden şirketlerin kooperatife dönüşmesi gerektiği ile ilgili bir meclis kararı ile aynı risk tekrar oluşmuştur. Son olarak müktesepliğimizin en büyük nişanesi olan ve 40 yıldır kesintisiz bir şekilde bize verilen Özel Halk Otobüsü Çalışma ruhsatı yerine, ÖTİS çalışma İzin Belgesi verilmesi konusunda İBB meclisinden bir talepte bulunulmuştur.

Müktesep hakkımızın korunması için Özel Halk Otobüsü Ruhsatımızın hiçbir şekilde kesintiye uğramaması, uğratılmaması gerekir. ÖTİS sadece ve sadece bir hakkediş modelidir, daha önce (yolculuk geliri + sübvansiyonlar) dan oluşan hakkedişimiz, karşılıklı anlaşma ile ve yolculuk gelirlerimizi idareye bırakmak şartıyla (maliyetler + kar payı) şekline dönmüştür. Bu değişiklik bizim Özel Halk Otobüsü olan adımızı değiştirmemizi gerektirmez, yani ortada, bazı şehirlerde yapıldığı gibi farklı modların birbirine dönüşmesi söz konusu değildir. Bu sisteme Özel Halk Otobüsleri ile beraber İUAŞ işletmecilerinin de dâhil edilmiş olması bizi ilgilendiren bir konu değildir, biz Özel Halk Otobüsüyüz ve İstanbul şehir içinde toplu taşıma yapma hakkını kırk yıldır kesintisiz olarak aldığımız ÖZEL HALK OTOBÜSÜ ÇALIŞMA RUHSATI ile yapıyoruz nokta. Bu sebeple Özel Halk Otobüsü çalışma ruhsatımızın noktası ve virgülüne dokunulmadan bize verilmesi dışında hiçbir seçeneği kabul edemeyiz.

Yukarıda saydığım ve müktesebatımız açısından ciddi riskler oluşturan bu hamlelerin gerekçesi sorulduğunda ise, İdare, her seferinde yeni sisteme hukuki bir altyapı teşkil etmek için olduğunu, müktesep haklarımızla ilgili gizli bir ajandasının olmadığını beyan etmiştir.

Samimiyet testi:

Madem öyle, şimdi artık bu yeni hukuki düzenleme ile ÖTİS için hukuki altyapı oluşmuştur ve daha önce hukuki zemine oturtmak bahanesi ile başlatılan hamlelerin hiç birine ihtiyaç kalmamıştır. Bu sebeple müktesep hakları konusunda sürekli teyakkuz halinde olan ÖHO esnafı rahatlatılmalı ve bu konuda İBB Meclisinden gerekli kararlar çıkarılmalıdır, samimiyet bunu gerektirir.

2022 yılının bütün ÖHO camiasına güzellikler getirmesi temennisiyle kazasız belasız hayırlı işler dilerim…

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar